Makale Değerlendirme Formları ve Hakemler !
Maalesef Türkiye’de pek çok dergi kullanıyor. Maalesef bir makalenin kabulü ya da reddi, genel ifadeler içeren bir formun hakemler tarafından puanlanmasına dayandırılabiliyor. Altına makale ile ilgili düşüncelerini net, anlamlı ve dayanaklar göstererek reddetmeye, ya eriniyor tembel hakem ya da o makaledeki konuyu, metodolojiyi vb. çeşitli saptamalar yaparak değerlendirecek alt yapıya sahip değil, ya da mental bir sorunu var.Olan, onca emek verip bilimsel çalışmalarını yayınlatma çabasında olanların zamanına ve emeğine oluyor. Kişisel kanaatim, bu formların dergiler tarafından hakem değerlendirmesinde kullanılmaması yönünde. Ama, illaki genel bir görüş belirtmek için kullanılacaksa, bu forma ek olarak, hakemden mutlaka görüşlerini de yazılı olarak ifade etmesi talep edilmelidir. Hakemimiz kendisine değerlendirilmek üzere gönderilen makaleyi değerlendirmeyi kabul ediyor. Formdaki ifadeleri puanlıyor ve altına kararını kabul, ret ve revizyon gerekli şeklinde yine numara ile veriyor. İşin ilginç yanı, revizyon gerekli demesine rağmen, nelerin revize edilmesi gerektiğine dair en ufak iki satır yazı bile yazmıyor. Kanımca bu tür değerlendirmelerde bulunan hakemlerin, bu değerlendirmelerinin dergi editörleri tarafından dikkate alınmaması ve söz konusu makale için başka hakeme yönlendirme yapılmasıdır.
Hakemlik bir ret etme makamı değildir. Hakemlik incelemelerini bilimsel söylemlere dayandırma ve yayının kalitesinin arttırılması noktasında yazarlara rehberlik etme ve işbirliğiyle çalışma makamıdır. Karar ne olursa olsun, hakemin değerlendirmeleri bilimsel olarak yapması gerekir. Keyfince, neden belirtmeksizin, sayısal loto oynar gibi puanlama yapmak akademik olarak son derece seviyesiz bir uygulamadır. Bu noktada dergi editörlerine çok büyük iş düşmektedir. Hakemlerin haklarını korumanın yanı sıra yazarların emeklerinin de korunması. Uluslararası tanınan bir dergiye bir yayın gönderdiğinizde yayın değerlendirmeleri o kadar dolu ve doyurucu oluyor ki (gerçekten kaliteli dergilerde), ya makale son derece iyi bir hale gelip o dergide yayınlanıyor ya da önerileri dikkate alıp düzenlendikten sonra başka bir dergide kolayca yayınlanabiliyor. Yani değerlendirmesine özen gösteren bir hakem, sanki kendi yayınını yapıyormuşçasına zaman ve emek harcıyor değerlendirmelerine. Bu tür bir değerlendirmede, yazarlarda derginin kararı ne olursa olsun son derece memnun kalıyorlar.
Bir derginin uluslararası alanda yer etmesi için kalite yayınlar barındırması şart. Bu noktada hakemlik ve değerlendirme süreci son derece can alıcı bir önem arz etmektedir. Dolayısıyla dergiler kendilerine gelen yayını değerlendirmek üzere seçtikleri hakemi, her ne kadar bu süreçte zorluk yaşasalar da, iyi seçmek zorundadırlar. Aksi halde hem kısa hem de uzun vadede bir derginin alanda kalıcı olması imkansız. Bazı dergiler hakem yorumlarının nasıl olacağına dair kılavuzlara sahipler. Bu aslında iyi bir uygulama ve değerlendirmelerin daha iyi yapılması adına sürdürülmesi gerekir. Netice itibarı ile, eğer bir yayında hakem oluyorsanız zaman ve emek harcamamız gerektiğini bilmeliyiz. Özellikle kendi alanımız dışında ya da alanımıza uzak bir yayının değerlendirme yükünü almamalıyız. Dergiler de, makale değerlendirme formlarının söz konusu bir makalenin kabulüne ya da reddine karar vermek için yeterli olmadığını anlamak ve bu tür değerlendirmeleri yok saymak zorundadırlar.
Sloganımız; İyi hakem, kaliteli yayın ve kaliteli dergi ; kötü hakem, kalitesiz yayın ve kalitesiz dergi.